31 Mart mahalli idareler seçimi öncesinde CHP'den istifalar gelmeye başladı.
Artvin Belediye Başkanı Demirhan Elçin ve Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin yeniden aday gösterilmemeleri üzerine CHP’den istifa etti.
Artvin Belediye Başkanı Demirhan Elçin’in CHP'den istifasının sonrasında personellere mobbing uyguladığı ve işten çıkarttığı iddiasıyla bazı CHP'liler belediye önünde protesto gösterisi düzenledi.
Basın açıklaması yapan CHP İl Başkanı Orhan Atan şu ifadeleri kullandı:
“Artvin belediye başkanlığı için partimizin yetkili kurulları tarafından adaylığına genel merkezimizin yaptığı yoğun araştırma ve anketler neticesinde mevcut belediye başkanını uygun görülmemiş, partimiz, Artvin halkının yakından tanıdığı ve çok sevdiği Bilgehan Erdem öğretmenimizi Cumhuriyet Halk Partisi belediye başkanlığı adaylığına atamıştır. Aday adaylığı süreci ve adaylık açıklamasından sonraki süreçte Demirhan Elçin’in yapmış olduğu uygunsuz açıklamalar, partililikle ve belediye başkanlığı kimliğiyle asla uyuşmamaktadır. Bu durum tüm kamuoyunun da malumudur. Bu açıklamalardan öte belediye başkanının yaptığı son davranış, bardağı taşıran son damla olmuştur. Şöyle ki, belediyemizde alın teriyle çalışıp evine ekmek götürmek isteyen çalışanlarına, bizim çocuklarımıza, kendisi aday olmadığı için mobbing uygulamak baskı yapmak, çalışanların yerlerini değiştirmek sosyal medya hesaplarından çıktı alıp onları işten çıkarmak, tehdit etmek, zorla emekliye sevk etmekle tehdit etmek, bu da yetmemiş gibi işlerine son vermek ne belediye başkanlığına ne de Artvinlilik kimliğine yakışır.”
ÇUKUROVA BELEDİYE BAŞKANI DA İSTİFA ETTİ
Adana’nın Çukurova ilçesinin Belediye Başkanı Soner Çetin de CHP’den istifa ettiğini duyurdu. CHP, 31 Mart’ta yapılacak seçimlerde Çetin’i değil Emrah Kozay’ı aday göstermişti.
Sosyal medya hesabından açıklama yapan Çetin, aday belirleme sürecinde partinin ilkelerinin ihlal edildiğini ve liyakate dayalı kuralların esas alınmadığını öne sürdü. Çetin, “Adaylıkların ahbap-çavuş ilişkileriyle dağıtıldığı bir süreci üzülerek yaşadık” dedi.
Çetin'in açıklamasının tamamı şu şekilde:
"Çocukluğumdan itibaren Cumhuriyet Halk Partili bir ailenin içinde büyüdüm. Her zaman ifade ettiğim gibi 1923’te Cumhuriyet Halk Fırkası’nı Adana’da kuran Kuvayi Milliyeci bir dedenin torunu olmaktan dolayı her zaman gurur duydum.
Gençlik Kollarından başlayarak hep partimin hizmetinde oldum, başarısı için çalıştım. 2009 yılında Adana Büyükşehir Başkan adayı gösterilip, çeşitli ayak oyunlarıyla 1 hafta sonra adaylıktan alınmamdan sonra bile partimize küsmedim, benim yerime gösterilen adayın başarısı için çalıştım.
10 yıldır da Cumhuriyet Halk Partisi’nden seçilmek suretiyle Çukurova Belediye Başkanlığı yapmaktayım. CHP’li olmaktan her zaman gurur duydum ancak Belediye Başkanlığının hizmet makamı olduğunun bilinciyle belediyeye hiçbir zaman siyaseti sokmadım. Her seçimden sonra parti rozetimi çıkardım, herkese ve her kesime eşit ve adaletli hizmet götürmenin gayreti içerisinde oldum.
Bu anlayışla görevimi yaparken partimin bayrağını hep en yükseğe çıkarmayı hedefledim. Girdiğimiz her seçimde gece gündüz demeden çalıştım, bunun karşılığını da seçim sonuçlarıyla aldık. Partimizin ve partililerimizin her zaman gururla takdim edecekleri bir yerel yönetici olmak için azami gayret gösterdim.
Ancak gelinen noktada ömrümüzü verdiğimiz partimizin gasp edilmeye çalışıldığını, ilkelerinden ve değerlerinden uzaklaştırıldığını üzülerek görmekteyiz. Önce yerelde ardından genelde iktidarı hedeflemesi gerekirken, Cumhuriyet Halk Partisi mevcut yönetiminin sadece kendi parti içi iktidarlarını korumaya yönelik taktikler geliştirmeye çalıştığını kaygıyla izlemekteyiz.
Bunu son aday belirleme yöntemlerinde de net bir şekilde gördük. Atatürk ilkeleri, cumhuriyet değerleri, sosyal demokrasinin evrensel kuralları gibi partinin kimliğini oluşturan kavramların gözardı edildiği, tarafsız ve liyakate hiçbir kriterin dikkate alınmadığı, parti içi dar kadrolaşmanın ön plana çıktığı, adaylıkların ahbap-çavuş ilişkileriyle dağıtıldığı bir süreci üzülerek yaşadık.
Tanık olduğum bu kaygı verici tablo nedeniyle ömrünü Cumhuriyet Halk Partisi içerisinde geçirmiş, partinin birçok kademesinde gururla görev yapmış biri olarak partimden istifa ettiğimi üzülerek açıklıyorum.
Ancak…
Bu hikaye burada bitmez!" Kaynak: tele1.com.tr, aykiri.com.tr
Gençlik Kollarından başlayarak hep partimin hizmetinde oldum, başarısı için çalıştım. 2009 yılında Adana Büyükşehir Başkan adayı gösterilip, çeşitli ayak oyunlarıyla 1 hafta sonra adaylıktan alınmamdan sonra bile partimize küsmedim, benim yerime gösterilen adayın başarısı için çalıştım.
10 yıldır da Cumhuriyet Halk Partisi’nden seçilmek suretiyle Çukurova Belediye Başkanlığı yapmaktayım. CHP’li olmaktan her zaman gurur duydum ancak Belediye Başkanlığının hizmet makamı olduğunun bilinciyle belediyeye hiçbir zaman siyaseti sokmadım. Her seçimden sonra parti rozetimi çıkardım, herkese ve her kesime eşit ve adaletli hizmet götürmenin gayreti içerisinde oldum.
Bu anlayışla görevimi yaparken partimin bayrağını hep en yükseğe çıkarmayı hedefledim. Girdiğimiz her seçimde gece gündüz demeden çalıştım, bunun karşılığını da seçim sonuçlarıyla aldık. Partimizin ve partililerimizin her zaman gururla takdim edecekleri bir yerel yönetici olmak için azami gayret gösterdim.
Ancak gelinen noktada ömrümüzü verdiğimiz partimizin gasp edilmeye çalışıldığını, ilkelerinden ve değerlerinden uzaklaştırıldığını üzülerek görmekteyiz. Önce yerelde ardından genelde iktidarı hedeflemesi gerekirken, Cumhuriyet Halk Partisi mevcut yönetiminin sadece kendi parti içi iktidarlarını korumaya yönelik taktikler geliştirmeye çalıştığını kaygıyla izlemekteyiz.
Bunu son aday belirleme yöntemlerinde de net bir şekilde gördük. Atatürk ilkeleri, cumhuriyet değerleri, sosyal demokrasinin evrensel kuralları gibi partinin kimliğini oluşturan kavramların gözardı edildiği, tarafsız ve liyakate hiçbir kriterin dikkate alınmadığı, parti içi dar kadrolaşmanın ön plana çıktığı, adaylıkların ahbap-çavuş ilişkileriyle dağıtıldığı bir süreci üzülerek yaşadık.
Tanık olduğum bu kaygı verici tablo nedeniyle ömrünü Cumhuriyet Halk Partisi içerisinde geçirmiş, partinin birçok kademesinde gururla görev yapmış biri olarak partimden istifa ettiğimi üzülerek açıklıyorum.
Ancak…
Bu hikaye burada bitmez!" Kaynak: tele1.com.tr, aykiri.com.tr