Değerli dostlar, bugün şahsi Twitter hesabım üzerinden paylaşımını yaptığım “Atatürk’ün “Türk; öğün, çalış, güven!” deyişindeki ‘öğün’ övünmek değildir! Bilge Kağan’ın Orhun Yazıtlarında söylediği “Türk budun, ertin ökün!” deyişindeki ökün’ün ta kendisidir. İki büyük bilge de farklı yüzyıllarda Türk milletine der ki; aklınızı başınıza devşirin, düşünün!” tweeti ile ilgili hem bir tekzip yazmak, hem de bu konuda olan karışıklığı gidermek adına ele almakta fayda görüyorum. Zira bu konu üzerine mevcut olunan iki hararetli görüş mevcut.
Başlamadan önce belirtmek gerekir ki, Mustafa Kemal Atatürk’e ait olduğu bilinen ve Afet İnan’ın açıklık getirdiği “Türk! Öğün, Çalış, Güven!” sözü sadece bugünün değil, 1935 senesinde yapımı tamamlanan Ankara Güven Park’ta bulunan kaideye yazılmasından beri tartışılan bir konudur. Bu konuda yapılmış belki de en kapsamlı çalışma STAD Sanal Türkoloji Araştırmaları Dergisi’nde (Cilt: 6, Sayı: 4, Yıl: 2021) yayınlanan Muhammet Olgun’a ait makaledir. Bu makalede kelimenin etimolojisinden yola çıkarak geçmişte kullanılan anlamlarından, kelimenin türemesine kadar detaylı olarak ele almıştır. Fakat burada insanı asıl yanılgıya düşüren kelimenin Orhun abidelerinde geçen (????????????????) “Ökün!” şeklidir. Zira Türk bilimciler Bilge Kağan anıtında geçen bu kelimeyi 1920 ve 1930’lu senelerde övün şeklinde yorumlamış olabilmesi oldukça muhtemel bir durumdur.
Türk diline ve kökenine özel ilgi duyan ve bu konuda Güneş Dil Teorisi’ni inceleyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün böyle bir atıfta bulunması ise kulağa gayet tabii gelen bir durumdur. Hele ki Türkçe ’de buna doğrudan uyum sağlayan “V-Ğ” dönüşümlerinin (dövüş-döğüş, sövüş-söğüş gibi) varlığına ayrı bir parantez açmak lüzum gelir. Nitekim bu durum sadece Göktürkçe ile sınırlı kalmamış, aynı zamanda Kutadgu Bilig’de de “ögün, ögin” şeklinde karşımıza çıkmıştır. Böyle bir durumda öz Türkçe kullanmaya büyük bir önem gösteren, hatta üçgen, daire, çember, bölüm, artı, eksi, çarpı gibi günümüzde kullanılan matematik terimlerinin bile isim babası olmuş Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün burada da öncü olması oldukça muhtemel ve beklenen bir durumdur.
Bu konu hakkında değerli okurlarımızın uyarısı ile birlikte, Afet İnan’ın konuyla ilgili mevzubahis olunan Atatürk Hakkında Hatıralar ve Belgeler eserini incelemem ile bu konuda bir tekzip yazmayı uygun gördüm. Zira Afet İnan bu konuda: “Türk! Övün, Çalış, Güven!" Bu sözleri Ankara'daki Güvenlik Anıtı için yazdırırken yanında bulunmuş ve açıklamalarını dinlemiştim. O, diyordu ki: Türklük esastır. Bu mevcudiyeti, tarih içinde araştırmak, müselsel [birbirine bağlı olarak gelen] bir tarih içinde, tespit edilecek Türk medeniyeti ile övünmek, yerinde olur. Fakat bu övünmeye layık olmak için bugün çalışmak lazımdır. Her sahada, bilhassa medeniyet âlemine eser vermek için çalışkan olmayı hedef tutmalıdır” şeklinde konuya üzerine tartışmaya değer bir kısım bırakmayacak şekilde açıklama getirmiştir. Buradan hareketle burada Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “ökün” değil, “övün” manasını taşıyacak surette “öğün” ifadesine yer verdiğini söyleyebiliriz.
Bu vesile ile değerli okurlarımıza bir kez daha teşekkür eder, “Ökünmedim, Övündüm!” diyerek gerekli sabrı gösterdikleri için teşekkür ederim.