Elazığ'daki depremde evi yıkıldı: 84 yaşındaki Nebahat Şen, 3 yıldır konteynerde yaşıyor
Elazığ'da 2020 yılında meydana gelen depremde evi yıkılan 84 yaşındaki Nebahat Şen, 3 yıldır konteynerde kalıyor. Şen, "Ellerini, ayaklarını öpeyim ne olur bize yardım etsinler, perişanız" diyerek devlet büyüklerine seslendi.
2020 yılında Elazığ'da meydana gelen 6.8’lik depremde evi yıkılan ve 2 kızıyla birlikte 3 yıldır konteynerde kalan 84 yaşındaki Nebahat Şen, yetkililerden yardım istedi.
Dedeyolu köyündeki evleri yıkılan Nebahat Şen, kızları Songül ve Firdevs Şen ile birlikte üç yıldır konteynerde yaşıyor. Nebahat Şen, yardım taleplerine rağmen yetkililerden yardım alamadıklarını ileri sürdü.
“KÖPEKLER BUZDOLABINDAKİ YEMEKLERİ YİYOR”
Sözcü'den Evren Demirdaş'ın haberine göre 84 yaşındaki Nebahat Şen, “3 yıldır çok zorluklar çekiyorum, üşüyorum. Mutfağımız sokakta, buzdolabımız açık, köpekler dolabı açıp içerisindeki yemekleri yiyorlar. Yağmur yağdığı zaman açız burada bir şey pişiremiyoruz. Devlet büyüklerimize sesleniyorum ellerini, ayaklarını öpeyim, ne olur bize yardım etsinler. Ben evimi yapacak durumda değilim. Kızım her yere başvurdu hiçbir netice almadı. Bize ‘özelliğiniz nedir?' diye soruyorlar. Bakın benim özelliğim görünüyor. Perişanız biz” ifadelerini kullandı.
“ÇARESİZLİK İÇERİSİNDE BEKLİYORUZ”
Üç yıl önce meydana gelen depremde iki katlı evlerinin yıkıldığını belirten Nebahat Şen'in kızı Songül Şen, şunları söyledi:
"Enkazı İl Özel İdaresi kaldırdı ve biz o günden bugüne kadar konteynerde yaşıyoruz. Deprem sonrasında buraya bir konteyner bırakmışlardı. Konteyneri yerleştirdikleri yer çok yüksekteydi ve sallanıyordu yalvarıp yakarmamız sonrasında ilçe kaymakamı ve bazı kurum müdürleri müdürleri gelerek konteynerleri düz bir yer yerleştireceklerini ve önüne kapatacaklarını söylediler. Çünkü biz sobayla ısınıyoruz ve sobayı konteynerde yakamadığımız için dışarıda kurup burada ısınmak ve yemeğimizi burada yapmak zorundayız. Güneş enerjisi kurmuşlar ama ters bir şekilde kurdukları için sıcak su akmıyor. Böyle çaresizlik içerisinde bekliyoruz."
“VALİLİĞİ ARIYORUM SEKRETER TELEFONLARIMA BAKMIYOR”
Vali ve ilçe kaymakamına yaşadıkları sorunları anlatmalarına rağmen çözüme yönelik bir adım atılmadığını ileri süren Şen, şöyle devam etti:
"Kaymakamımız buradaki sorunlarımızı halletmek için söz vermişti ama tahini çıktığı için yapamadı. Elazığ valisi Ömer Toraman'da buradaki sorunlarımızın çözüleceğine dair söz vermişti. Benim 85 yaşında annem var bu sobanın başında ısınıyor. Zaten bizim acımız bize yetiyor bu üç yılın içerisinde çok zorluklardan çıktık. Elazığ'ın kışı serttir biz içeride elektrik sobası yaksak faturayı ödeyemeyeceğiz. Buna rağmen bir Allah'ın kulu ne acıyor ne de bir el uzatıyor.
“SEN MÜLKİ AMİR DEĞİL MİSİN?”
Valiliği arıyorum Vali'nin sekreteri numaramı bildiği için artık telefonlarıma bakmıyor. Benim imkanım olsa üç yıldır yardım etmeleri için kimsenin elini ayağını öpmem. Biz hiçbir zaman böyle rezil bir şekilde yaşamadık, böyle bir rezillik görmedik.
Yeni gelen kaymakamın sekreteriyle görüştüm konuyla ilgili durumumuzla ilgili yardım talep ettim ancak kaymakamın sekreteri, “Songül hanım kaymakamımız cevap verdi, kimler söz vermişse onlardan gitsin istesin” demiş. Sen mülki amir değil misin? Sen bize sahip çıkmayacaksan bize kim sahip çıkacak? Burada dört kişi yaşıyorduk babam üzüntüden beyin kanaması geçirmesi sonrasında rahmetli oldu. Burada çaresiz bir şekilde bekliyoruz.”
“AK PARTİLİ VEKİLLER GELMEDİ”
Yaşadıkları sorunlardan AKP Elazığ milletvekillerinin bilgisi olduğunu belirten Firdevs Şen, şunları söyledi:
"Deprem olduktan sonra hayatımız alt üst oldu. Evimiz yıkıldı. Evimizden olduk. Virüs girdi araya. Burada kendi çabalarımızla konteynerde Gördüğünüz gibi bu dolabını her sabah bağlayıp her akşam veya gündüz açıyorum ki içeriden yiyeceklerimizi alalım. Karda kışta biz gerçekten sokakta kaldık. Ne olur devletimiz bize yardımcı olun. Süleyman Soylu konteyner verdi. Allah bin kere razı olsun. Ondan sonra gerçekten bize kimse yardım etmedi.
Konteyner burada yıkıldı yıkılacak diye çok zor yaşadık zaten. Herkes biliyor bunu. Ağzım dilim kuruyor gerçekten. Çok zor yaşantı içerisindeyiz. Doğu'nun kışını herkes biliyor. Eksilerde bilmiyorum kaç derece oluyor. O soğukları yaşıyoruz. Ne olur vicdan edin. Biz bu memleketin insanıyız. Dışarıdan da gelmedik. AK Partili vekiller gelmediler ama biliyorlar durumu. Lütfen yardım edin. Başka bir şey demiyorum” diye konuştu.